30 Kasım 2010 Salı

Pesto Soslu Makarna

Herkese güzel bir gün dilerim. Havalar soğuyunca evlerde makarna tüketimi artıyor. Özellikle çocukların sevgilisi ve son derece sağlıklı bir yiyecek olan makarna bizde aşırı derece de sevilir. Hem havaların soğumasıyla mevsimi geldiğinden, hem de bir önceki postumda pesto sos yapılışını anlattığım için bu postta yeni yemek yapmaya başlayan arkadaşlara pesto soslu makarna tarifi vermeyi uygun buldum. Afiyet olsun.
Malzemeler:(5 kişilik)
1 paket makarna (ben penne makarna kullandım seçim size kalmış)
ev yapımı pesto sos
üzerine serpmek için rendelenmiş parmesan peyniri
tuz
Hazırlanışı:
Makarna kaynayan tuzlu suda paketin üzerinde yazan süre kadar haşlanır. Haşlanan makarna süzülür(soğuk sudan geçirmeyiniz) ve geniş bir kaba alınır. Diğer tarafta hazırlanan pesto sosun yarısı makarnaya dökülür ve iyice karıştırılır. Sosun kalanı bir sosluğa konulur. Sosla harmanlanan makarna tabaklara servis edilldikten sonra üzerine sosluktaki sostan kişilerin istedikleri miktarda makarnanın üzerine dökülür. Son olarak da rendelenmiş parmesan peyniri makarnanın üzerine dökülür servis yapılır.
AFİYET OLSUN.

Pesto Sos

Bu ara verdiğim tariflere baktım yine alternatif tarifler çoğunlukta olmuş o yüzden bugün yeni yemek yapmaya başlayan arkadaşlar için çok basit ama bir o kadar da can simidi bir tarif vereyim istedim. Gerek makarnalarda, gerekse salatalarda çok sık kullanılan pesto sos yapımı kolay ve içindeki taze fesleğen nedeniyle harika bir tada sahip olduğu için fazlaca tercih edilen bir sostur. Sizler de dışarıda satılan hazırını almak yerine kendi yaptığınız pesto sosunuzu gönül rahatlığı ile makarnalarda, salatalarda, et ve tavuklarda kullanabilirsiniz. Afiyet olsun.
Malzemeler:(1 paket makarna için)
2 demet taze fesleğen
2 çay bardağı dolmalık fıstık
4 çorba kaşığı sızma zeytinyağı
4 diş dövülmüş sarımsak
1 çay bardağı rendelenmiş parmesan peyniri
Hazırlanışı:
Yıkanmış ve ayıklanmış taze fesleğen, dolmalık fıstık, dövülmüş sarımsak, rendelenmiş parmesan peyniri ve sızma zeytinyağı robota konulur ve iyice ezilerek püre haline getilir. Sos istenilen yiyeceğe katılarak servis edilir. Makarnalarda sos kullanırken önemli nokta: Sosun yarısı makarnaya eklenir ve iyice karıştırılır. Makarnalar tabaklara servis edildikten sonra sosun kalanı her tabaktaki makarnanın üzerine pay edilir.
AFİYET OLSUN

29 Kasım 2010 Pazartesi

Kaymaklı Balkabağı Tatlısı

Herkese güzel bir hafta dilerim. Pazartesi sendromunu daha kolay atlamamız için haftaya bir tatlı tarifi ile başlamak istedim. Sizlere daha önce balkabağı ile farklı tatlılar yaptığımı belirtmiş ve balkabaklı muhallebi 1, balkabaklı muhallebi 2 tariflerimi sizlerle paylaşmıştım. Bu iki tarif de benim kafama göre yaptığım tariflerdi. Bugün sizlere vereceğim tarif ise Oktay Usta'dan . Onun tarifinde minik değişikliklerle bu tatlıyı yaptım. Çok güzel oluyor "deneyin "derim. Afiyet olsun.
Malzemeler:(6 kişilik)
1,5 kg. balkabağı
1,5 su bardağı ayıklanmış ceviz içi
2 su bardağı toz şeker
200 gr. kaymak
dövülmüş şamfıstığı
Hazırlanışı:
Ayıklanan balkabakları küp küp doğranır ve buhar tenceresinde iyice yumuşayıncaya kadar pişirilir.(Buharda piştiği için tüm vitamini ve lezzeti içinde kalıyor) Pişen kabaklar sıcakken iyice ezilerek püre haline getirilirler ve toz şeker içine katılarak iyice karıştırılır. (Kabak sıcak olduğu için şeker kolaylıkla erir ve balkabağı ile harmanlanır.) Kabaklar soğuduktan sonra servis yapılacak bardak ya da kasenin tabanına bir kat yayılır. Üzerine bir kat kaymak ve kaymakların arasına cevizler yerleştirilir. Tekrar bir kat balkabağı püresi ve üzerine yine kaymak ve aralarına ceviz yerleştirilir. (Kase ya da bardağın boyuna göre bu katlar istenilen kadar yapılabilir) En son olarak balkabağı püresi en üste konulur, tamamen kabın üzeri kapatılır ve buzdolabında iyice soğumaya bırakılır. Buzdolabından çıkarılınca balkabağının üzerine bir top kaymak konulup, aralarına ceviz ve dövülmüş şamfıstığı serpilip servis edilir.
AFİYET OLSUN

Tatlı Blogger Ödülüm


Sevgili Umut Sepeti Zeliha bu güzel ödülü bana da göndermiş. Kendisine çok teşekkür ediyorum.

26 Kasım 2010 Cuma

Croque Mösyö(Croque Monsieur)

Herkese güzel bir haftasonu dilerim. Geçtiğimiz günlerde sizlere Fransızların kahvaltı lezzeti olan Croque Madam'ın hazırlanışını vermiş ve bu tadın devamı olan Croque Monsieur (Mösyö) en kısa zamanda yayınlayacağımı söylemiştim. İşte bugün Mösyönün hazırlanışını sizlere vereceğim belki bu haftasonu kahvaltınızda bu tadı sevdiklerinizle paylaşmak istersiniz.
Afiyet olsun.
Malzemeler:(1 kişilik)
2 dilim tost ekmeği
2 dilim hazır dilimli kaşar peyniri
1 dilim burger peyniri
1 dilim jambon (salam da olabilir)
tereyağı
1 tane yumurta sarısı
Hazırlanışı:
Tost ekmekleri tost makinasında kızartılır. Bir tost ekmeğinin içine tereyağı sürülür. Üzerine bir dilim kaşar peyniri konulur. Üzerine jambon ve burger peyniri konulur. Üzerine diğer tost ekmeği kapatılır. Tost ekmeğinin üzerine ayrı bir tarafta rendelenip, yumurta sarısı ile iyice karıştırılmış kaşar peyniri konulur. Tost fırında peynir eriyip, üzeri kızarana kadar pişirilir. Pişince servis tabağına alınır ve sıcak sıcak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

25 Kasım 2010 Perşembe

Somon Köfte

Bugün son derece sağlıklı ve hafif bir tarif vermek istiyorum. Somon köfte yanında İglo'nun sebzeleriyle beraber harika bir öğün oluşturuyor. Haydi sağlıklı öğüne buyrun.
Malzemeler(4 kişilik)
500 gr. somon fileto
5 adet taze soğan
2 çorba kaşığı galeta unu
1 demet maydanoz
yarım yemek kaşığı nar ekşisi
1 çay kaşığı kimyon
tuz
karabiber
kekik
Garnitür için: İglo'nun kendi buharında pişen sebzeleri
Hazırlanışı:
Somon robotta kıyma haline getirilir. Doğranmış soğan ve maydanoz kıyma halindeki somona eklenir. Baharatlar, galeta unu ve nar ekşisi de kıymaya katılır ve hepsi iyice yoğurulur. İyice yoğurulan kıyma avuç içinde yuvarlanıp, köfte haline getirilir. Yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine tüm köfteler dizilir. 170 C ısıtılmış fırında üzerleri kızarana kadar pişirilir. Diğer tarafta İglo'nun dondurulmuş sebzeleri kutunun üzerinde belirtildiği süre kadar buharda haşlanırlar. Kızaran köfteler ve buharda haşlanan sebzeler servis tabağına alınır ve sıcak olarak servis yapılırlar.
AFİYET OLSUN

24 Kasım 2010 Çarşamba

BalKabaklı Muhallebi (2)

En kutsal mesleği yerine getiren tüm öğretmenlerin "Öğretmenler Günü"nü kutlarım. Hepsinin (benden küçük olanlar da dahil) ellerinden öperim. Nurlar içinde yatsın ilkokul öğretmenim Sevgili Saime Öner'i de rahmetle anarım. Bu günkü tarifimi bugün özel bir gün olduğu için özellikle tatlı olarak seçiyor ve tüm öğretmenlerimizin ağız tadı hiç bozulmasın istiyorum.
Sizlere balkabağı ile yaptığım bir muhallebi tarifini daha önce vermiş sırada bekleyen 2 değişik versiyonun daha olduğunu belirtmiştim. İşte bugün sondan bir önceki tarifim burada. Bu tarif balkabağını yemeyen çocuklara balkabağını yedirmek için birebir. Benden söylemesi.
Malzemeler:(5 kişilik)
Yarım kilo balkabağı
2 su bardağı toz şeker
1 lt.süt
1 su bardağı pirinç unu
1 paket vanilya
süslemek için:
istenilen miktarda dövülmüş ceviz içi
Hazırlanışı:
Ayıklanıp, dilimlenmiş kabaklar haşlanır ve ılınınca ezilerek püre haline getirilirler. Bir tencerede süt ile pirinçunu iyice karıştırılarak kaynatılır. İçine şeker ve püre haline getirilmiş balkabağı ilave edilip karıştırmaya devam edilir. Muhallebi kıvamına gelince vanilya eklenir ve bir iki karıştırılıp, altı kapatılır. Servis kaselerine alınır ve buzdolabında soğutulur. Buzdolabında iyice soğuduktan sonra üzerlerine dövülmüş ceviziçi serpilerek soğuk olarak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

23 Kasım 2010 Salı

Ayva Aşı

Meyvalarla pişirilen yemeklerin kendine has bir tadı oluyor ve bunu çok seviyorum. Mevsimine göre meyveleri mümkün olduğunca yemeklerde kullanmaya çalışıyorum. Meyveli yemeklerde favorilerim ilkbaharda Yeni Dünya Kebabı, yazın Vişne Kebabı kışın ise Ayva Aşı'dır. Bugün sizlere mayhoş tadıyla ayvanın etle, yenibaharla ve ve nar ekşisi ile birleşerek ortaya çıkardığı harika tadın tarifini vereceğim.
Malzemeler:(5 kişilik)
1 kg. yemeklik parça et (tarifin orjinalinde kuzu eti kullanılıyor ama et seçimi size kalmış)
4 orta boy ayva
2 orta boy kuru soğan
1 yemek kaşığı salça
1 tatlı kaşığı yeni bahar
2 yemek kaşığı nar ekşisi
tuz
karabiber
zeytinyağı
Hazırlanışı:
Ayvalar iyice yıkanır kabukları soyulmadan uzunlamasına bölünüp, çekirdekleri temizlenir küp küp doğranır.(Ayva parçalarının ayva çabuk yumuşadığından pişince dağılıp, parçalanmaması için çok küçük olmaması, biraz büyük olması gerekir.) Etler pişene kadar ayvalar kararmamaları için limonlu suda bekletilirler. Ayrı bir kapta etler haşlanırlar. Bir tencerede küçük küçük doğranmış soğan ısıtılmış zeytinyağında pembeleşene kadar çevrilir. Haşlanmış etler tencereye eklenir ve bir iki çevrilip salça, yeni bahar, tuz ve karabiber de tencereye konulur. Hepsi birlikte çevrilerek harmanlanır. Tencereye ayvalar konulur ve ayvaların üzerini geçmeyecek kadar sıcak su konulur ve pişirilir. Ayvalar yumuşayınca nar ekşisi ilave edilir(ayvalar çabuk piştiği için pişme süresi çok kısa tutulmalıdır.Yoksa ayvalar dağılır) Nar ekşisi bir iki karıştırılıp, ocağın altı hemen kapatılır. Biraz dinlendirildikten sonra servis tabağına alınır ve sade pilav ile sıcak olarak servis yapılır.(Pilavı eti haşladığınız et suyu ile yaparsanız pilavınız çok daha lezzetli olur)

22 Kasım 2010 Pazartesi

Balkabağı Çorbası


Uzun bir tatilden sonra haftanın ilk iş gününden merhaba. Çok güzel geçen bir bayramdan sonra değişik bir tarifle merhaba demek istedim. Balkabağını normal tatlısı dışında farklı şekillerde pişirmeyi seviyorum ve bu farklı şekiller daha çok tatlı oluyor. Daha önce Bal Kabaklı Muhallebi tarifini sizlerle paylaşmış ve balkabağından yaptığım farklı tatlı tariflerini de paylaşacağımı belirtmiştim. Fakat bayram boyunca tatlıyı fazla kaçırdığım için haftaya tatlı ile başlamak yerine alternatif bir çorba tarifi ile başlamak istedim. Balkabağı çorbası yurtdışında oldukça rağbet görmesine rağmen bizim mutfağımızda sanırım bir çorba için fazla tatlı olduğu için sıkça yer almayan bir lezzet. Alternatif tatlara açıksanız buyrun tatlı bir çorba tarifine. Afiyet olsun.
Malzemeler:(5 kişilik)
400 gr. ayıklanmış bal kabağı
2 su bardağı su
3 su bardağı süt
1 tutam zencefil
karabiber
tuz
Hazırlanışı: Ayıklanmış ve küçük küçük doğranmış balkabağı, su ve süt bir tencereye konulur ve yaklaşık 30-35 dak. pişirilir. Kabaklar yumuşayınca blenderla püre haline getirilir. Tencereye zencefil, tuz ve çok az karabiber eklenip püre haline getirilen kabak biraz daha kaynatılır. Ocağın altı kapatıldıktan sonra servis tabağına alınan çorba üzerine karabiber ekilerek sıcak olarak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

19 Kasım 2010 Cuma

Kurban Kavurma

Herkese Bayram'ın son gününden merhaba. Umarım Bayramınız güzel geçiyordur. Havaların bahar havası gibi olması uzun bayram tatilini daha da güzel hale getrdi. Kurban Bayramının olmazsa olmazı Kurban Kavurmasıdır. Bugün ben de yeni aşcılar için kurban kavurmasının tarifini vereceğim.
Malzemeler(5 kişilik)
1 kg. kurban eti(kavurmalık)
150 gr. iç yağ
1 orta boy kuru soğan
zeytinyağı
tuz
karabiber
kekik
Hazırlanışı:
Kurban eti kavurmalık olarak kesilir ve iyice bol suda yıkanır ve süzülür. Bir tencerede çok az bir zeytinyağı ısıtılır ve küçük küçük doğranan kuru soğan kavrulur. Etler tencereye konulur ve karıştırılarak pişmeye bırakılır.Etler suyunu salıp, tekrar tamamen çekene kadar pişirilir. Suyunu çekince iç yağ tencereye eklenir ve birlikte karıştırılarak, pişirilirler. Etler iyice kızarıp, pişince tuz, karabiber ve kekik ilave edilip, birlikte 3,4 dak. birlikte çevrilip, altı kapatılır. Servis tabağına alınan kavurma sade pilav ile servis yapılır.
AFİYET OLSUN

16 Kasım 2010 Salı

Bayramınız Kutlu Olsun

Sevdiklerinizle beraber geçireceğiniz güzel bir Kurban Bayramı dilerim. Bayramınız Kutlu Olsun.

15 Kasım 2010 Pazartesi

Samsa Tatlısı

Herkese güzel bir hafta dilerim. Yarın bayram sanırım herkesin hazırlıkları tamamdır ya da bugün tamamlanacaktır. Bugün bayram için hamur açmaya vakti olmayanlara milföy ile kolayca hazırlayabilecekleri bir tatlı tarifi vermek istedim. Tarifimi verip, bayram için son hazırlıklarıma geri döneceğim. Sevgiler.
Malzemeler:(6 kişilik)
4 adet milföy hamuru
1 su bardağı dövülmüş fındık
1 yemek kaşığı toz şeker
1 yumurta
1 tatlı kaşığı zeytinyağı
Şerbeti için:
1,5 su bardağı toz şeker
1,5 su bardağı su
1 dilim limon
Hazırlanışı:
Şerbet için bir tencereye su, şeker ve limon konulur, kaynamaya bırakılır. 5 dak. kaynatıldıktan sonra ateşten alınır ve ılınmaya bırakılır. Milföy hamurlarından iki tanesi yanyana konulup, kenarları üstüste getirilip, bastırılıp birleştirilirler. Diğer iki tane de ikinci sıra olarak aynı şekilde yanyana getirilip, diğer sırayla birleşme noktaları parmak ucuyla bastırılıp, birleştirilir. Böylece tek bir parça hamur elde edilir. Düz bir zemine un serpilir ve bu hamur bu zeminde merdaneyle olabildiğince açılarak, inceltilir. Bir kasede dövülmüş fındık, toz şeker ve yumurtanın akı iyice karıştırılır. Bu karışımın bir miktarı hamurun bir ucuna konulur. İç malzemenin konulduğu uçtan başlayarak hamur rulo şeklinde yarıya kadar sarılır. Yarıya gelince bıçakla kesilir ve hamurun kalan kısmına da aynı işlem uygulanır ve ikinci rulo oluşturulur. Birleşme noktaları ve bitiş yeri alta getirildikten sonra iki rulonun üzerine zeytinyağı ile karıştırılan yumurta sarısı sürülür. Rulolar iki parmak kalınlığında verev olarak kesilir. Yağlanmış fırın tepsisine yerleştirilir. Önceden ısıtılımış fırında 175 C'de üzerleri kızarana kadar pişirilir. Fırından çıkarılınca üzerlerine ılınmış şerbet dökülür ve bir süre dinlendirilir. Dinlendirildikten sonra servis yapılır.

14 Kasım 2010 Pazar

Kahve Dünyası'ndan Yepyeni Bir Lezzet BONTE


Kahve Dünyası Şaşırtmaya Devam Ediyor! Sürprizler Bitmedi!..“bu kadar da lezzetli olmaz ki!..”
KAHVE DÜNYASI’NDAN YEPYENİ BİR LEZZET BONTE
Çikolatalı Atıştırmalık Çeşit Çeşit Lezzet BONTE… Hem Bitter Çikolatalı, Hem Sütlü Çikolatalı; Hem De Portakallı Çikolatalı… Çıtır çıtır, ağızda dağılan yapısı bu kadar da lezzetli olmaz ki dedirtiyor!..
Kahve Dünyası çikolata koleksiyonuna yepyeni bir lezzet katıyor: Çikolatalı atıştırmalık BONTE…Bitter, sütlü, bitter-sütlü portakallı çeşitleri ve ağızda dağılan yapısı ile yepyeni bir atıştırmalık tutkusu olarak konumlanan BONTE; 50, 80 ve 200 gr’lık paketleriyle 7’den 70’e lezzet tutkunlarının tadına doyulmaz lezzeti olmaya aday…
Kahve Dünyası tarafından özel olarak geliştirilen BONTE, tadına bakanın vazgeçemeyeceği bir alışkanlık olarak tanımlanıyor… Lezzet dünyasına yepyeni bir keşif olarak katılan BONTE: Hem hafif...Hem çıtır çıtır…Hem çeşit çeşit…Hem vitaminli…Hem de Kahve Dünyaları’nda…
Çalışırken, okurken, sinemadayken, vapurdayken, yoldayken, yürürken, maç izlerken, tv seyrederken size de çikolatalı atıştırmalık “BONTE-molası” gerek!
50 gr 1 TL / 80 gr 1,5 TL / 200 gr 4 TL / 400 gr 7 TL / 700 gr 12,5 TL / 1.000 gr 15 TL
www.kahvedunyasi.com

13 Kasım 2010 Cumartesi

Croque Madame

Bahar kadar güzel bir havanın olduğu bir Cumartesi'den merhaba. Haftasonu kahvaltıları tatil günü olması nedeniyle daha uzun saatler sürüp, daha çeşitli yiyecekleri sofrada bulunduruyor. Bugün haftasonu kahvaltılarına yakışan ve birkaç lezzeti birada barındıran bir tarifi sizlerle paylaşmak istiyorum. Croque Madame (Krok Madam) Fransızca "çıtır yemek" fiilinden türeyen ve "Çıtır Bayan" diye de çevrilebilen, Fransızların sabah kahvaltılarında severek yedikleri bir tost çeşididir. Bu tostun Mösyö versiyonunu da ileri ki günlerde sizlerle paylaşacağım. Afiyetler olsun.
Malzemeler(2 kişilik)
3 adet yumurta
1 yemek kaşığı süt
4 dilim tost ekmeği
1 tatlı kaşığı hardal
4 dilim hazır dilimli kaşar
2 dilim jambon(salam da olabilir)
yarım tatlı kaşığı zeytinyağı
tuz
karabiber
Hazırlanışı:
Bir kaseye bir yumurta kırılır ve süt eklenip hafifçe çırpılır. Tuz, karabiber ve yarım tatlı kaşığı zeytinyağı da eklenip, karıştırılır. 1 ekmek dilimi bu karışıma batırılıp, süzülüp yağlı fırın kağıdı serili fırın tepsisine konulur. Bu dilimin iç kısmına hardal sürülür. Üzerine bir dilim kaşar peyniri, üzerine jambon, üzerine de yeniden bir dilim peynir konulur. Üstüne de yumurtalı karışıma batırılıp, süzülmüş ekmek dilimi kapatılır. Diğer ekmek dilimleri içinde aynı işlemler yapılır. Önceden ısıtılmış fırında üzeri kızarana kadar pişirilir. Üzeri kızarınca çevrilir ve diğer tarafı da kızarana kadar pişirilir. (İsterseniz tostları kızgın yağda da kızartabilirsiniz. Ben mümkün olduğunca kızartma yapmadığım için fırını tercih ediyorum) Diğer tarafta bir tavada 2 yumurta kırılır ve sarısı istenen kıvama gelene kadar pişirilir.(sarısını ister sulu ve yumuşak bırakabilir, ister sert ve katı yapabilirsiniz)Üzerleri iyice kızaran tostlar servis tabağına alınır ve üzerlerine yumurtalar konur ve sıcak sıcak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

12 Kasım 2010 Cuma

Mini mini Pizza

Herkese hayırlı bir Cuma günü dilerim. Bugün yapımı çok basit, içine konulan malzemelerde yaratıcılığın ve çeşidin sınırsız olduğu bir tarif vereceğim. Mini pizzalar bir seferde ağza atılabildiği ve çok kolay yendiği için özellikle çocuklar tarafından çok seviliyor. Bayramda çocuk misafirlerinize bir sürpiz yapıp, bu sevimli pizzacıklardan ikram edebilirsiniz. Bu tarifimi Gülo Anne'nin "Milföylü Lezzetler Etkinliği" ne gönderiyorum. Afiyet olsun
Malzemeler (20 adet için)
4 yaprak hazır milföy hamuru
1 adet dolmalık kırmızı biber
2 adet yeşil sivri biber
yarım demet maydonoz
50 gr. jambon (salam da kullanabilirsiniz)
30 gr. cheddar peyniri
30 gr. kaşar peyniri
2 yemek kaşığı domates püresi (salça da kullanabilirsiniz)
kekik
kuru nane
karabiber
tz kırmızı biber
Hazırlanışı:
Kırmızı biber ve yeşil sivribiberler küçük küçük doğanırlar. Bir kasede doğranmış biberler, kıyılmış maydonoz, küçük küçük doğranmış jambon, rendelenmiş kaşar ve cheddar peyniri ile baharatlar iyice harmanlanıp, karıştırılırlar.(Bu karışıma her türlü ek malzeme koyabilirsiniz. Mantar, patates, bezelye vb.gibi) Milföy hamuru düz bir zemine konulur ve hafifçe oklava ile genişletilir. Üzerine domates püresi yayılarak sürülür. İç harcından bir kısım bir kenarına konulur ve hamur rulo şeklinde sarılır. Uç kısmı haif suyla ıslatılıp, yapıştırılır. Rulo 5 eşit parçaya kesilir(Daha büyük olsun isterseniz daha az dilim yapabilirsiniz ama bu pizzanın özelliği minicik olması bu yüzden 5 parça kesmenizi tavsiye ederim) Tüm hamurlar sarılıp, kesilince yağlanmış kağıt serili fırın tepsisine dik dik oturtulurlar. Daha önceden ısıtılmış fırında 175C'de 15 dak. (üzerleri iyice kızarana kadar) pişirilirler. Pişince fırından alınan pizzacıklar sıcak sıcak çayla beraber servis edilirler.
AFİYET OLSUN

11 Kasım 2010 Perşembe

Patates Püresi


Herkese güzel bir gün dilerim. İş yoğunluğundan dolayı sizleri ziyaret edemiyorum kusuruma bakmayın ama ilk fırsatta ziyaretlerinize gelip kendimi affettireceğim. Bayramda bol miktarda et yemekleri yapılacağı için etin yanına çok yakışan ve yeni yemek yapmaya başlayan arkadaşlar için bir tarif vermek istiyorum. Çocukların da severek yediği püre et ve tavuk yemeklerinin yanında sunulan yapımı çok basit ama bir o kadar da lezzetli bir tattır.
Malzemeler:(5 kişilik)
4 adet orta boy patates
Yarım su bardağı süt
1 yemek kaşığı tereyağı
tuz
karabiber
Hazırlanışı:
İyice yıkanan patatesler bir tencerede haşlanırlar(Patateslerin kabuklarını soymadan haşlamak gerekir. Çünkü patatesler soyulmadan haşlandığında içindeki vitaminlerin %94'ünü muhafaza ediyormuş. Soyulmadan haşlanacağı için patateslerin çok iyi yıkanmasına dikkat ediniz) Haşlanan patatesler sudan çıkarılıp, süzülürler. Ilınınca kabukları soyulur ve ister çatalla, ister patates ezeceği ile ister robot yardımı ile ezilip, püre haline getirilirler. Bir tenceye alınan püreye süt ve tuz ilave edilip, karıştırılır. Çok kısık ateşte karıştırılan püreye oda sıcaklığında tutulan tereyağı eklenir ve tereyağı iyice eriyip, püreyle harmanlanana kadar karıştırılır. İyice harmanlanan püre servis tabağına alınır ve üzerine karabiber serpilerek sıcak olarak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

10 Kasım 2010 Çarşamba

Lahana Sarma

Ulu önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün ölümünün 72. yılında kendisini saygı ve özlemle anıyoruz.
Bayram öncesindeki son iş haftası olduğu için oldukça yoğun bir hafta geçiriyoruz. Tamamlanması gereken işler insanı strese sokuyor. Ama yine de Çarşambaya ulaştık gerisi kolay değil mi? Kışın favori yemeklerimden biri beyaz lahana sarmasıdır. Etlisi de zeytinyağlısı da benim için kışın en güzel lezzetlerindendir. Bugün tarifim etli lahana sarması. Zeytinyağlısının tarifi de burada. Afiyet olsun.
Malzemeler:
1 adet orta boy beyaz lahana
300 gr.kıyma
2 adet orta boy kuru soğan
yarım su bardağı pirinç
1,5 yemek kaşığı salça
tuz
karabiber
kuru nane
sumak
zeytinyağı
Hazırlanışı:
Lahananın koçan kısmı ayıklanır ve çıkarılır. Yapraklar tek tek ayıklanır. İyice yıkanan yapraklar kaynar suda 10 dak.haşlanır. Haşlanan yapraklar süzülür ve soğumaya bırakılır. Diğer tarafta kıyma, küçük küçük doğranmış soğan, ayıklanıp, yıkanmış pirinç, tuz, biber, 1 yemek kaşığı salça, kuru nane, sumak bir kapta iyice karıştırılıp, yoğurulup sarmanın iç harcı hazırlanır. Lahana yapraklarındaki sert damarlar çıkarılır(bu kısımları tencerenin altına koyup, dolmaları bunların üzerine dizebilirsiniz) Yapraklar avuç içi büyüklüğünde parçalar olarak alınır ve uç kısmına dolma iç harcından konuluır ve yaprak sarılır. Tüm yapraklar için aynı işlem gerçekleştirilir.Yaprakların damar kısımları ile tabanı kaplanan tencereye dizilirler. Hepsi dizilince yarım kaşık salça su ile karıştırılıp tencereye eklenir, zeytinyağı konulur. Tencereye sarmaların üstüne bir tabak oturtulur ve tencereye dolmaların yarısına gelecek kadar su ilave edilir ve pişmeye bırakılır. Pişme işlemi bitince yoğurt ile sıcak sıcak servis yapılır.
AFİYET OLSUN

9 Kasım 2010 Salı

Balkabaklı Muhallebi (1)

Herkese güzel bir gün dilerim. Sebzeleri ve meyveleri farklı şekillerde pişirmeyi, farklı tatlar yaratmayı çok seviyorum. Kışın farklı tariflerle hazırladığım sebzelerin başında pırasa ardından da Balkabağı gelir. Normal Kabak Tatlısı olarak pişirdiğim Balkabağını faklı şekillerde muhallebi ve tatlı olarak da pişiriyorum. Bugün sizlere ilk Balkabaklı Muhallebi tarifimi vereceğim. Önümüzdeki günlerde de diğer Balkabaklı Muhallebi ve tatlı tarifim gelecek. Bu muhallebiyi çocuklarınız da severek yiyeceklerdir. Afiyet olsun.
Malzemeler:(5 kişilik)
1 kg. balkabağı
2 su bardağı tozşeker
istenilen miktarda dövülmüş ceviz içi
Muhallebi için
1 lt.süt
1 su bardağı toz şeker
1 su bardağı pirinç unu
1 paket vanilya
Hazırlanışı:
Ayıklanıp, dilimlenmiş kabaklar bir tencereye konulur. Üzerlerine toz şeker dökülür, ağzı kapatılarak bir gece bekletilir. Sabah suyunu bırakmış olduğu için kendi suyu ile ilk önce kaynatılır, ardından altı kısılarak pişirilir. Yarım saat kısık ateşte piştikten sonra altı kapatılır. Hafif ılınan kabaklar çatalla iyice ezilerek püre haline getirilir. Bu püreye iyice dövülmüş ceviz içi katılır ve ikisi iyice karıştırılarak harmanlanır. Ayrı bir tencerede süt ile pirinç unu iyice karıştırılarak kaynatılır. Koyulaşmaya başlayınca şekeri ilave edilir ve karıştırılmaya devam edilir muhallebi kıvamına gelince vanilya da eklenir bir iki karıştırılıp, altı kapatılır. Servis yapılacak kase ya da bardağın dibine önce balkabağı püresinden konulup, iyice sıvanır. Üzerine muhallebi dökülür. Buzdolabında soğutulan muhallebinin üzerine dövülmüş ceviz içi serpilir ve hemen servis edilir.
AFİYET OLSUN

8 Kasım 2010 Pazartesi

Portakallı Damla Çikolatalı Kurabiye

Herkese güzel bir hafta ve Pazartesi günü dilerim. Haftaya tatlı başlamak için Sofra Dergisinin eski sayılarından birinden tarifini aldığım portakallı ve bol damla çikolatalı bir kurabiye tarifini vermek istiyorum.
Malzemeler: ( 6o adet)
2 adet portakal
4,5 su bardağı un
1 su bardağı toz şeker
1 adet yumurta sarısı
1 paket kabartma tozu
yarım su bardağı sıvı yağı
1 su bardağı damla çikolata
Hazırlanışı:
Portakalların kabuğu rendelenir ve suyu sıkılır. Un düz bir zeminde elenir, ortası havuz gibi açılır. Portakal kabuğu, portakal suyu, toz şeker, yumurta sayısı, kabartma tozu ve sıvıyağı konulur ve yoğurulur. Damla çikolata ilave edilir ve yeniden yoğurulur (Hamurun kıvamına göre unun miktarını azaltıp, çoğaltabilirsiniz) Hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar koparılıp, el içinde yuvarlanıp şekillendirilir. Yağlı kağıtla kaplanmış fırın tepsisine yerleştirilirler. Önceden ısıtılmış fırında 175C'de üzerleri pembeleşinceye kadar pişirilir. Ilıkken çay ya da kahve yanına servis yapılır.
AFİYET OLSUN

5 Kasım 2010 Cuma

Balık Çorbası

Herkese güzel bir Cuma günü dilerim. Oldukça yoğun, bol stresli, telaşlı bir haftanın son iş gününe geldim. Dün şirketimizde tam bir olağanüstü hal vardı. Yurtdışından gelen heyeti en iyi şekilde ağırladık ve toplantımızda başarılı olduk. Bu nedenle bugün çok mutlu ve rahatım. Balık mevsiminde olduğumuzdan evimizden balık eksik olmuyor. Bugün balık çorbası tarifi vermek istiyorum belki haftasonu denemek isteyenleriniz olabilir. Bu çorba balık yemeyen çocuklara balık yedirmek için güzel bir imkan. Balık çorbası için kırlangıç balığı kullanılır ama eğer kırlangıç bulamazsanız levrek ya da mezgitte olabilir, siz en iyisi bu seçimi balıkçınıza bırakın.(Balık yeter ki taze olsun) Bu arada bu çorba yapılırken oldukça fazla kap kirleniyor benden söylemesi ama sonuçta ortaya çıkan lezzet için değer.
Malzemeler:(4 kişilik)
1 adet kırlangıç balığı
1 adet kuru soğan
1 adet havuç
2 adet patates
5 su bardağı su
2 adet defne yaprağı
4 dal maydanoz
tuz
istenilen adette tane karabiber
2 yemek kaşığı tereyağı
2 yemek kaşığı un
1 limonun suyu
1 adet yumurta
Hazırlanışı:
Balık iyice ayıklanıp, temizlenip yıkanır ve tencereye konulur. Üzerine küçük küçük doğranmış soğan, havuç ve patates eklenir. Defne yaprakları ve sapıyla beraber bütün olarak maydanozlar da tencereye konulur. Tuz ve tane karabiber ile su da tencereye konularak üstü açık olarak pişmeye bırakılır. Balık yumuşayıncaya kadar(yaklaşık 20 dak.) pişirilir. Balık yumuşayınca hemen ocağın altı kapatılır(Fazla yumuşarsa kılçıkları suya karışabilir) Balık dağılmadan sudan alınır, biraz soğuyunca derisi ve kılçıkları iyice temizlenip, etleri didiklenir. Suyun içindeki haşlanmış sebzeler de sudan çıkarılır. Maydanoz, defne yaprakları ve tane karabiberler artık kullanılmayacakları için sebzelerden ayrılırlar. Geriye kalan balığın ve sebzelerin suyu her ihtimale karşı kılçık kalmaması için süzülür. Bir tencerede tereyağı ile un kavrulur ve süzülmüş balık ve sebze suyu karışımı tencereye eklenir. Hafif kaynamaya başlayınca kenara alınan sebzeler ve didiklenmiş balıklar içine konulur.(Sebzeleri isterseniz blendırdan geçirip, püre haline getirip de ekleyebilirsiniz ama sebzelerin küçük taneler halinde çorbanın içinde olması daha güzel oluyor. Püre şeklindeki sebzeleri ben çocuk mamasına benzettiğim için sevmiyorum ve sebzeleri diri ve tane olarak kullanıyorum. Tercih sizin) Çorba pişerken diğer tarafta limonun suyu ile yumurta karıştırılarak çorbanın terbiyesi hazırlanır. Çorba bir iki taşım daha kaynadıktan sonra altı kapatılır ve bir iki yemek kaşığı içinden alınır biraz ılındıktan sonra terbiyeye yavaşca katılarak karıştırılır. Son olarak da bu terbiye çorbaya azar azar ilave edilip, karıştırılır. Servis kasesine alınan çorba üzerine karabiber serpilerek servis edilir.
AFİYET OLSUN

4 Kasım 2010 Perşembe

One Lovely Blog Award

Herkese güzel bir gün dilerim. Bugün şirketimizde yurtdışından gelen çok önemli konukları ağırlayacağız. Umarım herşey yolunda gider ve bu sınavı şirketce başarı ile atlatırız. Birgünlüğüne yemek tariflerine ara verip, bir süredir bekleyen bir ödülümü yayınlamak istiyorum. Sevgili Mutfaktaki rüya-Arzu, Pudra Tozu-Tarih 84, Lezzet Sarayı ve Anneannenin emekleri beni blog ödülüne layık görmüşler. Sevgili arkadaşlarıma bir kez daha teşekkür ediyor ve ben de bu ödülü blogumu ziyaret eden tüm konuklarıma gönderiyorum. Sevgiler.

3 Kasım 2010 Çarşamba

Kahve Dünyası'ndan Teneke Kutuda Türk Kahvesi

Kahvesini, çikolatasını severek yiyip, içtiğimiz Kahve Dünyası bizlere bir yenilik daha sunuyor. "Teneke Kutuda Türk Kahvesi."
En İyi Çekirdekler Kullanılarak Üretilen Mis Kokulu Geleneksel Türk Kahvesi, Kahve Dünyası’nın Şık Teneke Kutusunda Uzun Süre Tazeliğini Koruyacak!..Kahve Dünyası, özel kavrulma tekniği ile en iyi çekirdekler kullanılarak ürettiği geleneksel Türk Kahvesi’ni en uzun süre tazeliğini korumak amacıyla özel olarak geliştirilen “Teneke Kutu”da satışa sunmaya başladı
Türk Kahvesi’ni uzun süre taze olarak saklamak için Kahve Dünyası tarafından özel olarak geliştirilen ve tasarlanan “Teneke Kutu”, kahve severler için ekstra bir saklama kabı ihtiyacını da ortadan kaldırmış olacak. Kahve Dünyaları’nda Eylül ayından itibaren satışa sunulan Teneke Kutuda Türk Kahvesi, 250 gr lık paket fiyatı ile aynı fiyattan; kısa bir süre için 5 TL’den satışa sunuluyor… Kutu için fiyat farkı ödemeden mis kokulu Türk Kahvesi özel ve şık tasarımlı kutusunda kahveseverleri bekliyor.Kahve Dünyası’nın Teneke Kutuda Türk Kahvesi tüm Kahve Dünyası mağazalarında bulabilirsiniz. http://www.kahvedunyasi.com/








Mini Köfteli Domatesli Makarna

Herkese merhaba. Makarna sevmeyen çocuk var mıdır? Bugün tüm makarna seven çocuklar için bir tarifim var.(Tabi benim gibi makarnayı çok seven büyükler için de) Haydi çocuklar buyrun sofraya.
Malzemeler: (4 kişilik)
1 paket makarna (ben bu tarifte spagetti kullandım)
250 gr kıyma
1 dilim bayat ekmek içi
1 adet yumurta
1 adet küçük boy kuru soğan
2 yemek kaşığı salça(ben Yonca'nın rendelenmiş domatesini kullandım)
tuz
karabiber
kimyon
zeytinyağı
Hazırlanışı:
Kıyma, küçük küçük doğranmış soğan, un haline getirilmiş bayat ekmek içi, yumurta, tuz ve baharatlar bir kapta karıştırılır, yoğurulur. Köfte harcı iyice yoğurulduktan sonra küçük parçalar alınarak avuç içinde minik toplar şeklinde yuvarlanarak şekil verilir. Tüm köfteler hazırlandıktan sonra yağlı kağıt serilmiş fırın tepsisine konularak daha önceden ısıtılmış fırında üzerleri kızarana kadar tutulurlar( isterseniz kızgın yağda da kızartabilirsiniz). Diğer tarafta makarna kaynar tuzlu suda belirtilen süre kadar haşlanır ve süzülür. Bir kapta ısıtılmış zeytinyağına salça (ben kışın salça yazın domates kullanırım. Bu sefer ilk defa Yonca'nın rendelenmiş domatesini kullandım ve çok memnun kaldım)konulur ve karıştırılır. Haşlanıp, süzülmüş olan makarna sosun içine dökülür ve iyice harmanlanır. Son olarak fırından çıkarılan köfteler makarnanın içine konulur ve hepsi iyice karıştırılır. Servis tabağına alınan mini köfteli makarna sarımsaklı yoğurt ile servis yapılır.
AFİYET OLSUN

2 Kasım 2010 Salı

Şehriyeli Tavuk Çorbası

Herkese bol güneşli bir gün dilerim. Havaların bir soğuk, bir sıcak olmasından dolayı herkes grip vaziyette. Araştırmalar gripin en iyi ilacının tavuksuyuna çorba olduğunu kanıtlamış. Bu çorba ayrıca küçük çocuklara da en yararlı çorbaların başında geliyormuş(Kremasız, terbiyesiz, sade olarak yapılanı) Ben de bugün yemek konusunda acemi olan arkadaşlar için evimizde favori çorbalardan olan şehriyeli tavuk çorbasının tarifini vereyim istedim. Gripsiz, sağlıklı günler dilerim.
Malzemeler: 4 kişilik
1 tavuk budu
2 su bardağı tavuksuyu
1 su bardağı su
yarım su bardağı şehriye
tuz
Hazırlanışı:
Tavuk budu bir tencereye konulur ve üzerine su eklenerek haşlanır. Haşlanan tavuk kenara alınır ve minik minik didiklenir. Haşlanan tavuksuyundan 2 su bardağı bir tencereye konulur ve üzerine 1 su bardağı su eklenir .(tavuk yağsız ise ve ağır gelmezse suyun tamamını tavuksuyundan kullanabilirsiniz) Tuz eklenen su kaynamaya bırakılır. Kaynayan suya şehriye ve didiklenmiş tavuk eklenir ve şehriyeler pişene kadar kaynatılır. Şehriyeler pişince ocaktan alınır ve üzerine kuru nane serpilerek, bol limon ile servis edilir.
NOT: Çorbayı terbiyeli yapmak isterseniz ayrı bir yerde 1 yumurta sarısı ile 1 limon suyunu iyice karıştırınız. Pişen çorba suyundan bir miktar alıp, limonlu karışıma katıp karıştırınız. Daha sonra bu karışımı azar, azar karıştırarak çorbaya ekleyiniz.
AFİYET OLSUN

1 Kasım 2010 Pazartesi

Zeytinyağlı Pırasa

Herkese güzel bir hafta dilerim. Bu hafta Pastırma Yazı'ymış (hava raporunda duydum ) sıcaklıklar 20C civarında olacakmış son sıcaklar olduğu için kıymetini bilelim derim. Haftaya kışın favori sebzelerimden Pırasa'nın zeytinyağlı tarifi ile başlamak istedim. Daha önce sizlere kıymalı Pırasa ve Pırasa Köfesi tariflerini vermiştim. Bugün de zeytinyağlısı olsun istedim. Bol limon ile harika oluyor. Herkese güzel bir hafta ve kolay bir Pazartesi diliyorum. Sevgiler.
Malzemeler: (5 kişilik)
1 kg.pırasa
1 adet orta boy havuç
1 su bardağı portakal suyu
yarım çay bardağı zeytinyağı
2 adet kesme şeker
1,5 yemek kaşığı pirinç
tuz
Hazırlanışı:
Pırasalar ve havuç ayıklanıp, yıkanıp doğrandıktan sonra tencereye konulur. Üzerine portakal suyu(zeytinyağlı pırasa ve kereviz pişirirken portakal suyu kullanıyorum çok lezzetli oluyor. Denemenizi öneririm.), şeker, tuz, zeytinyağı ve su konularak pişmeye bırakılır. Yaklaşık 20 dak. sonra ayıklanmış, yıkanmış pirinç ilave edilerek suyuna bakılır gerekiyorsa su ilave edilir. Pirinçler piştikten sonra altı kapatılır ve tenceresinde soğumaya bırakılır. Soğuduktan sonra servis tabağına alınır ve doğranmış maydonoz serpilerek servis yapılır.
AFİYET OLSUN